Bir zamanlar yoksul bir çocuk tanımıştım.Ailesi o kadar yoksul,o kadar yoksulduki,çocuklara birtek oyuncak bile alamıyorlardı.Bu zavallı çocuğun oynayacağı hiç oyuncağı olmamıştı.Ama bu çocuğun her şeye rağmen oynadığı güzel oyunları vardı:
Kendi gözleri,ağzı,kulakları,burnu,saçları,boy
Sonra akşam olduğunda yıldızlar ve ay çıktığında dünya sessizleşirdi.Küçük çocuğun sürekli soran ağzı sakinleşir,kulakları artık dünyanın cıvıltılarına karşı ilgisizleşir,başı sağa sola dönmez,elleri ile ayakları kıpır kıpr oynamazdı.Ellerini yorganının üzerine yerleştirir,sırma saçları yastığın üzerinde dağılır,ayaklarını bir iki oynatır sonra...
Ve sonra küçük gözlerini yavaş yavaş kapatırdı.Küçük çocuğun bütün oyuncakları,gözleri,ağzı,burnu,kulakları
alıntı
0 yorum:
Yorum Gönder