7 Nisan 2012 Cumartesi

İLETİŞİMSİZ BEKLENTİLER









Hortlak gerçekleriniz var midir sizin de?

Hani böyle, unutursunuz unutursunuz, sonra bir gun birden, akliniza düşüverir..
Düşerken, önce vurur akliniza, sonra diğer tüm gerçeklerinize çarpa çarpa, oturur güm diye kalbinize..

Mesela olur mu hiç;
Böyle, yolda salına salına yürüdüğünüz bir zamanda, saçma bir tebessüm kıvırır mı dudaklarınızı yukarı doğru herkes size bakıyormuş gibi hissedip, kendinizi atkiniza
ya da elinizin ardına saklamaya çalistığınız oldu mu sizin de..

Hırslı bakışlarınız olmustur ama?
Hani birine, bir olaya ya da kendinize kızdığınız bir anda, nereye, kime baktığınızı bile bilmeden, kaşlarınızı çattığınız o anlar..
İçinizden konuşarak düşünüp kızdığınız bir meseleyle, başınızı âni hareketlerle sağa sola çevirerek belki...

Kimse beni anlamiyorlarimiz,
Böyle güzellik görmedimlerimiz, daha kötüsü olamazdılarımız....
Ne çok ortak noktamiz var degil mi ; biri olmasa digerini anlıyoruz; verdigi etkisini yaşadigimiz şeylerin..

Böylesine tanışık bir haldeyken, iletisim kuramayanlarımızın oluşu ne acı degil mi..
Hani o kadar da biliyorken birbirimizi,bazen gurur adi altinda sürdürdüğümüz inatlarimiz yüzünden,mesafeler oluşturuyor oluşumuz ne garip; hem de istiyorken tam da bunun aksini..

Bir filmde diyordu,,,
""İnsana en uzak nokta kendi sırtıdır aslinda""..
Bu durumda diger hersey yakındır diye düşünmüştüm..
İnsan kendi icinde yol aldigi sürece,bedeni dışında varmak istedigi yerlere de gidebilir diyebiliriz o halde..

Farkli degiliz çünkü..
Farkli hisssederken bile kendimizi, bizim gibi düşünen, ne cok insan oldugunu bilip,
yalnizlik cekmemeyi bilmemiz gerek..

Herkes ayni aslinda...
Yaşananlar farkliysa bile; HERKESİN yaşam LİSANINDA hissedilen aciya, ÜZÜNTÜ duyulan mutluluğa SEVİNÇ adi veriliyor çünkü..

Paylaşmaktan çekinmemek gerekir..
Zira bu şekilde, omuzlarımızda dünya adlı küreyi taşıdığımızı düşünmek yerine, dünya adlı kürede yürüye zıplaya, yata uyuya yaşayan kanatlı varlıklarmişçasına hissedebiliriz kendimizi...

Sizin de öyle oluyor mu? birinden; sevdiginiz birinden daha çok, bir yanıt bir cevap umarken, ilk adımı ondan beklediginiz anlar?
Peki hiç düşünüyormusunuz ki aynı adımı onun da bekleyebilecegini...

Son söz olarak diyebilirim ki;;;
"" Yaklaşmaktan korktugunuzda bile sadece görünmeyi deneyin ki duyulsun beklediginiz ayak sesleri ""


alıntı

0 yorum:

 
2009 Template Scrap Rústico|